09.08.2015 akşam dönüş
meinenger hotel (2 gece 49GBP - dorm bed)
cuma:
+
De Hems Dutch Cafe
art nouveau |
tower bridge |
Bankside |
arkadaşımla dolaşırken aramızda şöyle bir shobet geçti. o, haftasonu çok gezip yorulunca pazartesi hiç çalışamıyorum, dedi. ben ise benim tam tersi olduğumu, ne kadar yorgun olursam olayım çok iyi çalıştığımı söyledim. o da dedi ki, "demek ki sen işini seviyorsun, sevmesen o şekilde olmazdı!". ben de şu anda işimi sevdiğimi farkettim (bu da böyle bir anımdı, teşekkürler)
big ben |
anı 2:
akşam meinenger hostel'de kalırken gecenin bir yarısı (01:30) gibi kahkahalar, bağırışmalarla uyandım. odada kalan, aksanlarından amerikalı olduğu belli olan 6-7 kişi son derece yüksek bir tonda şakalaşıp, gülüp eğleniyorlardı. bir süre uyumaya çalıştım ama ne mümkün! bu yaptıkları onlar için normal mi acaba, diye düşündüm, kızmadan sakince düşünmeye çalıştım, 20 dakika kadar geçtikten sonra coşku artarak devam ediyordu. içimden onlara saygı duymaya çalıştım, tam o anda sakin şekilde ağzımdan şu kelimeler döküldü: "gentlemen," (bir anda sessizlik), "I am trying to sleep here,..., if that's OK...". Ben bunu deyince aynı gülüşmeleri şakalaşmaları fısıltı boyutuna indirdiler, bir süre sonra da tamamen kesip uyudular.
Orko'nun kıssadan hissesi: Normalde onlara saygı duymanın onlara karışmamak, gürültü etmelerine izin vermek olduğu düşünülebilir ama aslında yaptıkları yanlış hareketi göstermek daha gerçek bir saygıdır. Kaldı ki kendine de saygın olması lazım. Kendinden emin şekilde kendini ifade edince karşındaki de bunu hissedip saygı ile karşılıyor.
telefon kulübesinde sıkışıp kalmış bir turist |
Ben bu yaşta gelen Bentley'in!, demeyen ingliiz asil amca ve karısı |
london eye - big ben at the back |
grafitti |
grafitti |
Yapamadıklarım (sırada):
A night in london!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder